Az önce meditasyon yapıyordum. Gözlerimi kapayıp nefes alış verişime odaklanmaya çalışıyorum. Tabi kolay olmuyor. Dikkatim dağılıyor, aklım bin türlü şeye takılıyor. Sonra dağıldığımı fark ediyorum, tekrar nefesime odaklanıyorum, tekrar dikkatim başka şeylere kayıyor, ben bunu tekrar fark edip tekrar nefesine odaklanıyorum. Bu genelde böyle devam ediyor. Her gün bir 20 dk. bunu yapmaya çalışıyorum. Beni odaklanma ve sakin kalma konularında geliştirdiğini düşünüyorum. Neyse. Bekli bir gün daha detaylı girerim bu meditasyon konusuna. Ben aslında farklı bir şey anlatmak istiyorum.
Eski Hayat, Basit Hayat
Ben bugün meditasyon yaparken yine aklıma yüz bin tane farkı şey takıldı. İş olsun, koşu olsun, çeşitli ilişkiler olsun, bin tane şey. Sonra aklımdan şöyle bir düşünce geçti. “Ne kadar çok farklı şeyle uğraşıyor beynim. Uğraştığım ne kadar çok farklı konu var hayatımda. Eskiden daha basitti her şey. Daha basit ve güzeldi.” Gerçekten böyle mi bilmiyorum. Hayat eskiden gerçekten daha basit miydi? Hayatımda uğraştığım daha mı az şey vardı? Daha az ve öz bir hayatım mı vardı? Bana öyle geliyor.
Ama belki de eskiden hayatımda olan bir çok gereksiz ayrıntıyı şimdi unuttuğum için bana böyle geliyordur. Ama bir şey fark etmez. Ben her koşulda basit bir hayatın aynı zamanda güzel de olacağı düşüncesindeyim. Basitlik ve güzellik bence çok uyumlu. Bu neden böyle diye açıklaması zor. Ama bana güzel gelen şeyler sanki genellikle aynı zamanda da basit şeyler.
Mesela kitap okumak çok karmaşık bir şey değil. Basit bir şey, ve bence çok güzel bir şey. Güzel bir çay içmek. Veya güzel bir kahve. Veya çıkıp biraz koşmak. Bunlar hep hem basit hem güzel şeyler. Sadelik de bunlara yakın bir kavram sanırsam. Veya şıklık. Sade ve şık tarzları hep sevmişimdir. Bu da belki aynı düşünce yapısındadır benim için.
Etkileyici Karmaşıklık
Aklıma karmaşık olup da güzel diyebileceğim çok fazla şey gelmiyor. Bilemiyorum, bazı elektronik şeyler aslında karmaşık olmalarına rağmen ilgimi çekiyorlar. Örneğin şu akıllı saatler. Küçük bir alet ama ben koşarken benim nabzımı ölçüp, GPS ile rotamı takip edip, bunları telefonuma aktarıyor. Bir ton başka işlevi de var. Elektrik Elektronik okuduğumdan birazcık biliyorum içindeki karmaşık sistemleri. Basit değil. Ama ilgimi çekiyor. Ama bunu güzel diye tanımlayabilir miyim emin değilim. Bu tarz şeyler daha çok etkileyici diye tanımlanabilir galiba. Etkliyecilik ile güzellik birbirine ne kadar paralel gider emin değilim. Kişiden kişiye çok değişir herhalde. Güzelliğin tanımı da kişiden kişiye çok değişir tabi.
Kimin Basitliği?
Bilemiyorum. Belki bu tarz karmaşık şeylerin de kendilerine has bir basitliği vardır, ve o basitliği görebilen insanlar için tanımlamalar değişiyordur. Ama benim için bir kitap okumanın basitliği ile bu akıllı saatlerin basitliği farklı şeyler sanki. Ama tabi kime göre neye göre. Kitap okumanın da binlerce detayı vardır belki başka birisine göre, ve o kişiye göre kitap okumak hiç de basit bir şey değildir.
Belki kendimce şöyle toparlayabilirim aklımdaki bu düşünceleri. Basitlik herkese göre farklı olabilse de insanların güzel olarak nitelendirdikleri şeyler genellikle kendileri için basit olan şeylerdir. Acaba bu düşüncenin ne kadar geçerliliği var?