Maket, puzzle, SimCity gibi şeyleri aslında seviyorum ama bunlarla uğraştığım zamanlar hep boşa zaman harcıyormuşum gibi düşünüp pişman oluyorum.
23.07.2021 – Beşiktaş/Ev
Hop, selam gençlik! Akşama evde şarap-peynir-pizza partisi var. Hazır pizza yoldayken ben iki satır yazayım dedim. Şu hedeflerim üzerinde fırsat buldukça düşünüyorum. Galiba geçen de dediğim gibi biraz daha “az öz” ilerlemek istiyorum. Hatta mesela kitap hedefimi bile azaltabilirim daha fazla üzerinde uğraşmak istediğim şeyler için. Mesela blogum. Dün gece de birkaç saat ayırdım bloguma.
O değil de hobi gibi yapınca ben gerçekten bu kod yazma işini seviyorum. Belki “production-level” bir uygulama yapamam hiçbir zaman, ama en kötü prototipsel güzel şeyler çıkarabilirim diye düşünüyorum.
Değişik bir analoji geldi aklıma bu kod yazma işiyle ilgili. Kod yazmayı; maket yapmaya, puzzle yapmaya, hatta SimCity oynamak gibi bir şeyler geliştirdiğin bir şeye benzetiyorum. Maket, puzzle, SimCity gibi şeyleri aslında seviyorum ama bunlarla uğraştığım zamanlar hep boşa zaman harcıyormuşum gibi düşünüp pişman oluyorum.
Aslında böyle hissetmemem lazım ama işte bazen iş güç hırsından engel olamıyorum. Kod yazarken ise hem sıkılmıyorum, hem adım adım bir şeyler geliştiriyor olmak hoşuma gidiyor, hem de hedeflerim için yararlı bir şeyler yapıyor olmak beni mutlu ediyor. Ben bu yoldan biraz daha yürüyeyim en iyisi.